Sayfalar
28 Temmuz 2008 Pazartesi
Son günlerde sürekli ama sürekli aklımda...
Sevgili Yapıncak,
Sevgili Pınar,
ve son dönemde yaşadıkları...
Onlara takılıp kaldım, yazamıyorum.
Ne kadar güçlü olduklarını biliyorum aslında.
Ama aklım yine de onlarda...
Buraya ekleyeceğim herhangi bir yazının, onlarınkinin yanında ne kadar anlamsız olacağını düşünüp duruyorum sürekli...
Biraz zamana ihtiyacım var...
Düşünüp duruyorum sürekli...
17 Temmuz 2008 Perşembe
Artık kendi odamda uyuyorum.
Artık herşeye kanmıyorum, gördüğüm birşeyi de kolay kolay unutmuyorum.
Artık alttaki iki dişimin yanısıra üstte de dört dişim var.Yanlarında da birer tane çıkacak yakında.
Artık yemek yerken parça parça olanları kendim tutup da yiyorum.
Artık alkış yapıyorumm.
Artık bana sorulan bazı oyuncaklarımın nerde olduğunu işaret parmağımla gösteriyorum.
Artık annem lambayı gösterip "ışığı aç, açalım" dediğinde hemen dönüp duvardaki açma düğmesine uzanıyorum.Sonra da açınca alkışş yapıyorumm."Kapatalım" deyince de yine oraya dönüyorumm.
Artık altımı çok zor değiştiriyorlarr, hemen dönüp emekleyerek kaçıyorumm..hehehh:))
Artık büyüdüm bennn...daha neler neler yapıyorum ama çok da şaşırmıyor bizimkiler.Çünkü büyüdü artık normal diyorlar.
16 Temmuz 2008 Çarşamba
"Doğaçlama aynalar"...
Vee kendimize baktıııkkk...
Şekerliğin kapağındaki "Küçük Buda" yı gördünüz müü?
Ben gördüğümde çok şaşırdımmm:))
Ama abilerim ve ablalarım için daha eğlenceli olabiliirrr...
14 Temmuz 2008 Pazartesi
Çekmeceli süreklilik kutusu
muhtelif kutular, baharatlık kapağı, yapıştırıcı, karton, kaplama malzemesi,
küçük bir top
Ama ilk önce babam bana nasıl oynandığını, topu nerden atıp sonra nerden alacağımı gösterdii.Sonra da ben kendim oynadım.Kartonu yemeyeyim diye sürekli yanımda durdular:))Bugünlerde üst dişlerimden 4 tanesi aynı anda çıkıyor, yanlarında da iki tane patlamak üzeree.Ben de karton, defter, dergi ne bulursam yumuşatıp sonra da yemeye çalışıyorum napayımm.
13 Temmuz 2008 Pazar
Bu oyunlardan birini oynayalım diye ben uyurken de hazırlıklarını tamamlamıııışşş.
Malzemeler; bitmiş selpak kutusu, atmaya kıyamadığımız karton alışveriş çantalarının sapları, ufak tefek oyuncaklar...
Sonra da kutuya doldurmuuşşş ve ortalıktaki diğer oyuncaklarımı da kaldırmıışş...
Uyandığımda, şiş gözlerimle oyuncağın başına oturttu beni annem.Önce içinde neler olduğunu anlattı, sonra da bana ipleri çekerek içindekileri nasıl çıkaracağımı söyledi. Merakla baktım önce...
Sonra da ipleri çekmeye başladıımm.
Oyuncakların bir bir çıkması çok hoşuma gittiii.
En sonunda da ipin tamamı çıkınca annem de diğer ucundan tuttu ve havada sallamaya başladııkkk.
Bu daha da eğlenceliydiiii...
Annemden size notlar:
* İpler ve oyuncaklar birbirinden ayrılsa bile biz bebeklere zarar veremeyecek büyüklükte olmalıymış,
* Uzun ipler boynumuza dolanabileceğinden, oynarken mutlaka büyüklerimiz yanımızda olmalı ve oynadıktan sonra güvenli bir yere kaldırılmalıymış.
12 Temmuz 2008 Cumartesi
10.5 ay sonra yine, yeniden...
Kısaca...
Ama;
En zoru: Onu özlemeye alışmayı kabullenmek.
En güzeli: Emin ellerde olduğunu bilmek.
En büyük şansım: Radyoda çalan bir şarkı bitmeden,
kışın araba ısınamadan, yazın ise soğuyamadan eve ulaşabilmek.
(Oysa ki bunları dokuz ay önce şanssızlık olarak görürdüm:))
En doğru söz: Zaman herşeyin ilacıdır...
Öyle midir?Hımm bu sefer farklı galiba...
10 Temmuz 2008 Perşembe
Artık ben de aile soframızdaki yemeklerden yemeye başladım.Çünkü doktor amca öyle söylemişti.Bana da bir süre daha yasak olan şeyler var diğer arkadaşlarıma olduğu gibi.İnek sütü, bal, yumurtanın beyazı ve tuz.
Tabii ki ben rahat rahat yemek yiyeyim diye:))
Her türlü de yerim.
Bisküvimi kavanozdan kendim alırımm.
Sonra da kıtır kıtır yerimm.
Hepsini ağzıma doldurup fazlalıkları dökerim, kalanı yumuşatıp yutarımmm.
Annem bana yemek yedirirken bir yandan da o an ne yiyorsam (fasulyemi, bezelyemi, ekmek parçalarımı, çekirdeksiz üzümümü) önüme tek tek koyar, ben de onları iki parmağımla yakalamaya çalışırım.
Hiç affetmem, bazen zar zor da olsa yakaladım mı bırakmammm,
Hamm yaparımm:)
Sonra da kendimi alkışlarımmm!!
Heheyyy:))
6 Temmuz 2008 Pazar
Eee incelemek lazım bakalım neymiş bunlar??
Tepsidekiler; cam, ahşap, kauçuk, deri, plastik ve kartonmuş.
Öyle dedi annem...
Hımm bu kap çok tanıdık geldi, daha önce çok görmüştüm bunu.
Hepsini elden geçirdim ve sonunda onları yerinden edip tepsiye ben yerleştim:))Hehehh:))
1 Temmuz 2008 Salı
Henüz yürüyemediğim için çoğunlukla bebek arabasında vakit geçirdim.Bizimkiler sürekli "iyi ki getirmişiz arabasını" diyorlardı.Tabii annem beni kucağına alamayacağı için böylece daha rahat ettiler.
Gittiğimiz yer biraz rüzgarlıydı, arabam çoğunlukla beni rüzgardan korudu:))
Denizle ilk kez burda tanıştım, önceleri biraz korktum, ağladım ama sonra alıştım...Annemle ilk sahil yürüyüşümüzü yaptııkk...
10,30 da uykum geldiğinden sıcak saatlerde hep odadaydık.Uyku düzenim hiç bozulmadı, aynen evdeki gibiydi.Öğlene doğru ve öğlen yemeğinden sonra hep uyudum.Bir de akşamüstü:))
Babam ufak havuzuma su doldurdu, sıcak kumlar da suyu ısıtınca güzel güzel oynadımm.Suyu çook seviyorumm...
Havuzumda ve denizde güneşten etkilenmemek için her gün 16,30 dan sonra oynadıımm...Her zaman güneş kremimi ve şapkamı kullandım.
İlk kez havuzla tanıştım, babamla oynadık...Çok heyecanlandımm...
Mayo yerine mayo bezlerden kullandım.Daha pratik oluyor:)
Denizi de çook sevdim sonraa.Ne güzel eğlendiik.Sevinç çığlıkları bile attımm...
Denizden çıkınca üşümemek için hemen havluma sarıldım, biraz da güneşlendimm.Eee yoruldum tabii...
İlk defa kum gördüm, kuma oturdum, inceledim, elden ele aktardım, vee sonunda da tadına baktımmm.Annem de karışmadı birazcık yememe:))
Ve artık abartmıştı annem, sürekli fotoğraf çekiyorduu.
Ben de "yeter annee! "dedim ama makinayı kapamadım elinden...
Bu tatilde birsürü ilk yaşadım;
Birçok ağaç, çiçek, bitki gördüm.
Kuşlar, kediler, köpekler gördüm.Onlarla uzaktan kendimce konuştum.Ama kedi görünce birkaç kez ağladımm.
Birsürü küçük insan gördüm.Bazılarını her gördüğümde gülümsedim, kendi kendime birşeyler söyledim.
Nerdeyse her gördüğüm şeye şaşırdım, ooo, uuu, oouee!! dediimm.
Yemek düzenim de bozulmadı.Annem her öğün bana uygun yemeklerden seçip yedirdi.Ara öğünlerimi de ihmal etmedim tabii ki.
Aaa unuttumm, kahvaltımı bu tatilde itibaren karışım olarak yemekten kurtuldum.Artık ufak ekmek parçaları, tuzsuz peynir, pekmez, ceviz, yumurta sarısı, domates, salatalık, tereyağ, ne varsa karıştırmadan yiyoruumm.Ekmeklerimi annem önüme koyuyor onları ben kendim alıyorum elimle. Sonra da alkış yapıyorum kendimee:))
Herkes beni çok sevdi hep yanıma geldiler, canım sıkılmadı hiç.
Birlikte fotoğraflar çektirdik, ablalarla, abilerlee, ninelerlee.
Sonuçta ilk tatilimiz çok güzel, sakin geçti.Tabii bunda benim uslu uslu durmamın da büyük payı var.Onları hiç üzmedim, onlar da herşeyi benim düzenime göre yaptıkları için herşey yolunda gitti.Hatta benim değil onların uyku düzeni bozuldu gündüzleri:))Genel olarak annemle biz dinlendik ama babam biraz yoruldu.O bir tatili daha haketti aslında:))