Tatil anıları (1 ay önce)...
Tatil öncesi, otobüs yolculuğumuz beni çok düşündürüyordu. Ceren'in ilk uzun yol (13 saatlik) otobüs yolculuğu olacağından, "acaba rahat eder mi-yiz?midesi bulanır mı? uyur mu? ben uyuyabilir miyim? minyon bir tip olduğundan acaba emniyet kemerinden sıyrılıp düşer mi:)? vb. birsürü soru vardı aklımda...
Ona da ayrı bir koltuk almıştık ve günler öncesinden yolculuğu anlatmaya başlamıştık.Ogün gündüz hiç uymadığından, otobüste hemen uyur nasıl olsa diye düşünüyordum.Gerçi bu konuda iyimsermişim. 20,40 civarı bindiğimiz otobüste heyecandan ve otobüsteki teknolojik etkenlerden:) ve sonra da ikramlardan olsa gerek dikkati dağıldı ve hemen değil ancak 23,30 civarında uyudu. Önce yukarıdaki şekilde, sonra kafası yastığında ve ayakları benim üzerimde, en son da kafası benim üstümde ayakları cam tarafında olmak üzere her türlü şekilde dönüşümlü olarak uyudu:) Mola yerlerinin birkaçında aşağı inemedim o bana yaslanarak uyuduğu için. Dolayısıyla hertarafım tutuldu:) gece 4 molası da olmasa sabaha kadar kesin uyurdu.Ben artık hareket etmem gerektiğinden onu da uyandırıp indim.Neyse ki uykusu kaçmadı da kaldığı yerden devam etti küçük hanım...

*** *** ***
Tatilimiz çok güzel, eğlenceli, dinlenceli ve keyifli geçti.
Kısa kısa notlarımız ise şöyle;
Öff ama neden kapalı?Ben yesim(resim) yapacaktım...
Biz hergün öğlen 2 saat odamızda uyuyarak, sonra da burada vakit geçirerek hem en sıcak saatlerde güneşten korunmuş olduk hem de eğlendik...
"Anne sana da şüyelim mi?" ısrarlarını zor bertaraf ettim:)
Kızım üçümüz de aynı olmayalım ama di mi?
Olşun bişey olmas anne!

Hergün yaptılar hergün dalgalar aldı götürdü, bıkmadan hergün yinelediler keyifle:)

Her sabah kahvaltı sonrası ilk iş havuza gitmek(havuz temizken:)), sonra da bir daha uğramamak.
Gerçi en son odaya dönerken zorla girmişliği de var minik kuşun...
kokoşlarım benim:))